18 Nisan 2007 Çarşamba
HATİCENİN YAZISI
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla,Nasıl başlasam bilemiyorum. Peygamber Efendimiz’e mektup yazmak ha! O nerede ben nerede!.. Utandırma Allah’ım! Utandırma Rabb’im. Yardım et bana. Ben Efendimiz’e yazıyorum çünkü.Ey Allah’ın Resulü! Ey başlarımızın tacı, dertlerimizin devası, gönüllerimizin ilacı! Sana yazıyorum Efendim! Mektubuma başlamadan sana olan sonsuz hasretimi iletiyorum ve herhangi bir kusurumdan ötürü engin hoşgörüne sığınıyorum. Senin şanına lâyık olmayacak belki ama affet Ya Resulallah!.. Çünkü seni seviyorum Ey Can! Salât ve selam olsun sana Ey Gül Yüzlü… Gel Ey Can… Hayatımıza gel… Kararmış dünyamıza gel… Gel ki aydınlansın her yer… Gel ki çekip gitsin zulüm. Gönder Rabbi’m gönder Gülümüzü... Ama biz ona lâyık değiliz ki. Gelsin şefaat eylesin bize, himmet etsin bize. İçinde bulunduğumuz anın Cahiliyye döneminden farkı yok. Yine Müslümanlar zulüm görüyorlar. Ama o dönemdeki Müslümanlar taviz vermiyorlardı. Aksine çektikleri acılar onları daha çok sana bağlıyordu. Seni daha çok seviyorlardı. Bir Bilâl-i Habeşî. Kızgın kumun üzerinde nasıl da işkence çekiyordu. Fakat hiç sesi çıkmıyordu. Kalbi hiç şeytana uymuyordu. Biz ne yapıyoruz? Onların çektiği acıların bir kısmını dahi çekmediğimiz hâlde taviz veriyoruz. Menfaat her şeyin önüne geçti. Bütün bunlar için üzülme sakın Ya Resulallah! Yeter ki sen üzülme. Kıyamet günü nasıl bakacağız mübarek Gül yüzüne bilmem ki? Her şeye rağmen gönlümüz sende bizim. Hatalarımızla, sevaplarımızla seviyoruz seni Ey Nebi!..Fakat eksiklerimiz, kusurlarımız çok olduğu için tümüyle tecelli etmiyorsun gönlümüzde. Tümüyle gelmiyorsun hayatımıza, girmiyorsun rüyalarımıza. Ah sevgili n’olur gel… Ara sıra da olsa rüyalarımıza geldiğinde günlerimiz nasıl dolu dolu oluyor. Ne olur gel artık! Düşlerimize gel. Gel ki ibadetlerimizi daha güzel yapalım. Bekliyoruz Ey Nebi!Kararmış kalplerimizin bir köşesini sana ayırdık. Orası tertemiz, pırıl pırıl Ya Resulallah! Temiz bir köşe ayırdık sana… İsterdim ki her tarafı parlasın ama olmadı işte, nefsimize söz geçiremedik. Ama sana pırıl pırıl bir oda ayırdık Ey Nebi!.. Seni oraya davet ediyorum. Gelir misin? Gönder Rabb’im gönder Gülümüzü… Gül yüzüne kurban olayım. Sen bizim her şeyimizsin. Şefaat eyle bizlere Hasretine dayanamıyoruz artık. Seni gerçekten seviyoruz!.. “Kişi sevdiğiyle beraberdir” buyuruyorsun. N’olur beraber olalım.Ahirette bizlere “ Bu benim ümmetimdi, bu ümmetim bana mektup yazmıştı” der misin? Bir de beni en çok üzen olay ne biliyor musun ey nebi? Müslüman kardeşlerim dünyanın muhtelif yerlerine zulüm görüyorlar. Vahşice öldürülüyorlar. Ama maalesef ben bir şey yapamıyorum. Elimden bir şey gelmiyor dua etmekten başka. Çaresizim. Sen gel ki kâfirlerin karşısına heybetinle çık. Onlara yardım et. Yetim çocuklar da seni bekliyorlar. Çünkü onları en iyi sen anlardın Gül Yüzlü Nebi!..Bekliyoruz, bekliyorum seni Ya Resulallah!.. Çünkü sen kimseyi üzmezsin. Tekrar seni hasretle selamlıyorum ve bekliyorum!!!Essalatu Esselamu aleyke Ya Resulallah…Essalatu Esselamu aleyke Ya Habiballah…Essalatu Esselamu aleyke Ya Seyyidel evveline vel ahirin…HATİCE
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder